Hediyeleşmek
kadar, hem alanı hem de vereni mutlu eden başka bir şey daha yoktur sanırım bu
hayatta. Değer verdiğimiz kişilerin, o yüzündeki tebessüm, dünyalara değer. İlk
akla gelen soru, ''ne almalıyım ?'' dır şüphesiz. Hediyenin küçüğü büyüğü
pahalısı ucuzu yoktur. Maddi değerinden daha çok, kişinin ruhuna dokunan manevi
hazzın değeri sonsuzdur.
Bazen
bir demet Çiçek bir kitap dolusu
kelimelerden daha çok duyguyu anlatır. Önemsediğimiz ve hatırladığımız
kişilere, belki de hatırlanmayı umduğumuz için hediyeler göndeririz. Her ne
sebeple olursa olsun iki kişiyi birbirine yakınlaştırmanın en kestirme yolu
hediyeden geçer. Binlerce hediye seçeneği içinden karar veremediysen, en iyisi
mi? Bir demet Çiçek gönder.
Son
zamanlarda, benzerlerine Amerika'da rastladığımız, anneliğe merhaba ya da
aileye katılacak en küçük bireye hoş geldin partisi diyebileceğimiz, Baby shower, lugatımıza girmeye
başladı. Osmanlı zamanlarında lohusa şerbeti diye bildiğimiz toplantıların
başka bir versiyonu. Aradaki belirgin en büyük fark ise, biri bebek doğmadan
önce biriyse doğduktan sonra kutlanıyor olması.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgkmUhVHJ4x5iIdveyi6OwOGJaznyNjkBSisyXw8P-YwfuskmrkoZv-kgvV6Ey-QUiF2g_iyn-wInI1SwgIwoXTu3q6rOkJTB5jYyzPnx_sWX57IlVlitRSfC9I176jubsIHgrGfd2L-AIV/s1600/sepet-cikolata-060a04.jpg)